
Çok güçlü bir ülke (!) olan ülkemizin Başbakanı bir süredir İsrail ve Filistin arasındaki gerginlikte arabuluculuk yaptığı bir sürece girdi. Gerginlik savaşa dönüşünce Başbakan da amerikanvari bir jandarmacılığa soyundu. Bu tavrının ve Davos'taki oturumu isteyen taraf olmasının, bir seçim yatırımı olmadığını umarak, ülkemiz için hayırlı olmasını diliyoruz. Fakat herkesin gözünden kaçan nokta şu; meşhur oturumda, konuşma süresi boyunca saygısız bi tavır takınan Şimon Peres'e Recep T. Erdoğan'ın gerçekten de bi tepki verip vermediği. Son söz Recep T. Erdoğan'a gelince büyük ihtimalle zaten oturumdan da önce söylemeyi planladığı şeyleri söyledi. Nitekim Peres'e yaptığı konuşmada, Peres'in Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'na bir saygısızlık yaptığını hiç vurgulamadı. Biraz sinirli şekilde saygı sınırını tıpkı Peres gibi aşarak Hamas'ı ve Filistin'i savundu, İsrail'in katil bir ülke olduğunu ve Peres'in yaşlı olduğunu vurguladı. Gelelim moderatör'e. Gerçekten de büyük bir saygısızlık içinde olan moderatör'e ise yarı Türkçe yarı İngilizce itiraz eden Başbakan, omzuna ve koluna dokunan David Ignatius'u buna benzer bi hareketle iterek konuşmasına devam etti, en sonunda da "Sana da teşekkür ederim moderatör" ve " Daha da olsa gelmem!" gibisinden iki karizmatik cümleyle konuşmasını bitirerek salonu terketti.
İçimi biraz acıtan nokta şu; bugune kadar Türklere Kürt bir kedi bile vermeyen Talabani'lere, resmi ziyaretimizde bize kavgada söylenmeyecek sözleri söyleyen Kaddafi'lere, her fırsatta garip açıklamalar yapan küstah AB diplomatlarına felan hiç tepkimizi göstermezken, çıkarlarımızı hiç gözetmeyen bi kavganın içine girdik. Umarız Ortadoğu ve Balkanların en baba Başbakan'ının bu tavrından dolayı Türkiye kaybetmez. İnanın eğer kaybederse arkasında ne BM'yi ne de herhangi bi Arap ülkesini bulabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder